Sultanımdan Gönüllere : CUMA GECESİNİN FAZİLETİ

Âlemleri yoktan var edip bizleri sonsuz nimetleri ile kuşatan Allah-ü Teâlâ’ya hamd olsun, salât ve selam O’nun Habibi, Edibi, Resulü Kibriya Muhammed-ül Mustafa (sav) Efendimiz Hazretlerine ve O’nun ashabının ve O’nun yolunda gelen bütün meşayıh-ı kiramın ve müminlerin üzerine olsun…

            Kardeşlerim;

Mübarek cuma günü Hakk katında pek faziletlidir. Rasulullah (sav) Hazretleri cuma günü için;

“Üzerine güneş doğan günlerin en hayırlısı cuma günüdür. (Buhari, Müslim) buyurmuştur.

Cuma haftanın faziletidir. Hele cumada bir saat vardır, o saat eşref saatidir ki kıymet biçilemez. Hazreti Peygamber bu saatten bahisle;

 “Onda öyle bir vakit vardır ki; hiçbir Müslüman kul namazda bulunup ve o saate rast getirip, Yüce Allah’tan bir şey dilesin de, Allah ona dilediğini bahşetmesin” buyurmuş ve o vaktin kısa olduğunu anlatmak için eli ile işaret etmiştir.

Cenab-ı Zülcelâl Hazretleri;

“Kim ki cumada bana boyun bükerse, huzuruma gelirse Ben onun duasını kabul ederim” buyuruyor.

O kulunun bir haftalık, yani iki cuma arasında kalan günahlarını affediyor. Rasulullah Aleyhisselatü Vesselam Hazretleri cuma hakkında çok hadisleri var; 

“Cuma’ya ilkönce gelen insan bir deve kesmiş sevabı verilir, beş dakika sonra gelene sığır kesmiş, sonra ki beş dakika içinde gelen bir koyun, sonra ki beş dakika için de gelene bir keçi kesmiş sevabı verilir. Ezan okunduktan sonra gelene de Allah (cc) onlara da rahmet eder yine rahmetini kesmez” buyuruyor.

Başka bir hadisinde;

“Cuma mümin bayramıdır. Cuma gecesi gecelerin en hayırlısıdır” buyuruyor.         

           Bayram gecesi, Kadir Gecesi, Mevlüt Gecesi, Beraat Gecesi… Bu geceler nasıl kıymetliyse, cuma gecesi de böyledir. Mümin ve Müslümanlar cuma günü, sabah kalktı mı koltuk altını, kasığını temizlemelidir. Gusül abdestini almalıdır. Cuma namazına niyet etmelidir; “Ya Rabbi! Cumayı ben gusül abdestiyle kılayım” diye. Evinden çıkıp herkese selam vermeli, annesine babasının gönlünü almalı, komşularına selam vermeli, kimseye küsmemelidir. Bugün için de piranlar, Allah’ın (cc) dostları; kelplere, hayvanlara dahi selam vermiştirler. Yine selam vererek camiye girmelidir.

           “Rasulallah Aleyhisselatü Vesselam Hazretleri nasıl niyet ettiyse ben de o niyet üzere niyet ediyorum Ya Rabbi”, deyip bu şekilde camiye sağ ayakla girmelidir.

           “Ya Rabbi! İtikâfa niyet ettim” deyip ve ilk safta yer varsa oraya geçmelidir. Saflar sık sık tutulmalı ve cumada huzur huşu içerisinde Cenab-ı Zülcelâl Hazretlerine istiğfar edilip, salât-u selam getirilmelidir. Ondan sonra tefekkür etmeli, sonra da tevekkül etmelidir.

           “Ya Rabbi! Ben geldim” deyip boynunu bükmelidir. Cuma namazının iç ezanı ile imam efendi tekbir alıp “Allah-u Ekber” diyene kadar Cenab-ı Zülcelâl Hazretleri duaları kabul eder. Cuma’yı kıldıktan sonra hemen dağılmalar oluyor, faziletini bilseler dağılmazlar. Bir gün ashab-ı süffe dedi ki;

           – Ya Rasulullah; Bizim paramız yok iyilik yapalım, iyilik yapanlar cennetle müjdelendi. Biz ne amel işleyelim, ne yapalım? 

Rasulullah (sav);

– Size bir kelam öğreteyim de siz onu yapın. Namazdan sonra otuz üç defa “Subhanallah”, otuz üç defa “Elhamdülillah”, otuz üç defa “Allah-u Ekber” deyin. Sonunda da tesbihatı okuyun, dua edin. Şu Uhud Dağı altın olsa siz de tasadduk etseniz bu sevaba nail olamazsınız, buyurmuştur. 

            Cumanın da kıymetini bilseler, katiyen dağılmazlar gençlerimiz. Hele ibadette taatta çokça geliyorlar. Bunlar cumanın son sünnetlerini kılsınlar, tesbihatı yapsınlar. Hem işleri rast gider, hem de memurlar tarafından da sevilirler. Cuma ahlakın bir sembolüdür.

              Avrupa’ya gittim. Cumartesi ve pazar günü yedisinden yetmişine kadar herkes kiliseye gidiyor. Siyah, lacivert elbise giyiyorlar, çocuklarını alıyorlar. Papaz efendi onlara oyuncak verirmiş, şeker verirmiş. Çocuklar ille “Biz de kiliseye gideceğiz” diye ağlarmış.

           Biz de ise baba evladını teşvik etmiyor. Neymiş; “Dükkânım kapanır da ticaretten kalırım”, O senin yaptığın ticaret haramdır. 

           Cuma suresinin dokuzuncu ayetin de;

            “Ey müminler! Cuma günü namaza çağrılınca alışverişi bırakarak hemen Allah’ı zikretmeye koşun. Böyle davranabilirseniz, sizin için daha hayırlıdır” buyurmaktadır.

           Cenab-ı Zülcelâl Hazretleri onun için; sadece Nevşehir’imizde değil bütün Müslüman âleminde Cuma namazlarının sevabını ve Cuma namazının kadrini bilenlerden eylesin İnşallah!

Allah’ın emir ve yasaklarına dikkat edip, O’nu sevip, O’nun rızasını kazanmaya çalışanlar, ebedi âlemi görmüş, ebedi âlemi için çalışanlardır. Diğerleri ise bu dünya da toprak olacaktır. Bu dünya da yaşayanlar, saltanatlarını, emirlerini, yaşantılarını, her kötülüklerini bu dünyada yaparlar. Öldükleri zaman kabirde ne yapacaklar?

Cenab-ı Allah;

“Ben size şah damarınızdan yakınım. Ecel geldi şimdi nereye gideceksiniz bakalım. Hangi rab kurtaracak sizi Benim elimden. Hangi ilahınız kurtaracak kim kurtaracak sizi? Şimdi hesabınızı göreceğim” buyuruyor.

Biz bunların hepsine inandık. Rabb’im; O’nu zikrederken ruhumuzu teslim etmeyi nasip ve müyesser eylesin. Allah (cc)  günahlarımızı affettirecek ameller işlemeyi nasip etsin.

Esselamu aleyküm ve rahmetullahi ve berekatüh…

Nuri KÖROĞLU